[KUŞ CIVILTISI]
Apple Park’ın içerisinde, iPad taşıyan bir kadın koridorda hızlıca yürüyor.
[HIZLI ADIMLAR]
[GERGİN SOLUMA]
Kadın sessizce mırıldanırken daha hızlı yürümeye başlıyor.
[HEYECANLI, ENSTRÜMANTAL MÜZİK]
Tim Cook bir toplantı odasındaki uzun bir masada oturuyor.
Tim Cook: [KENDİ KENDİNE] Apple’a hoş geldiniz, Apple’a hoş geldiniz. Merhaba, ben Tim.
Elinde iPad olan kadın odaya giriyor.
Elinde iPad olan kadın: Her an burada olabilir.
Tim: [KENDİ KENDİNE] Gelirken hava nasıldı? Merhaba, ben Tim.
Lisa Jackson, Tim’in karşısında oturuyor. Derin nefes alıyor. Masada, turuncu kazaklı bir adam, turkuaz ceketli bir kadına dönüyor.
Turuncu kazaklı adam: [FISILTI] “Ofisimiz zaten karbon nötr” kısmını ben söyleyeceğim, değil mi?
Turkuaz ceketli kadın: Evet, o sende.
Elinde iPad olan kadın bir rafa dönüyor ve solmuş bir bitki fark ediyor.
[GERGİN NEFES VE MIRILDANMA]
iPad’ini bırakıyor ve bitkiyi eline alıyor. Bitkinin dökülmüş yapraklarını toplayıp cebine koyuyor, sonra da bitkiyi arkasına saklıyor.
[GÖK GÜRÜLTÜSÜ]
Toplantı odasındaki ışık azalıyor. Ekibin üyeleri yukarı bakıyor. Tim pencereye doğru bakıyor.
[RÜZGAR ESİNTİSİ VE UĞULTUSU]
Dışarıdaki meyve ağaçları rüzgarda sallanıyor. Bir grup yaprak havada dalgalanarak süzülüyor. Rainbow Stage, bulutlu gökyüzünün altında parlıyor. Toplantı odasındaki masa sarsılıyor. Su bardakları titriyor.
[BARDAK TIKIRTISI]
[MÜZİK YÜKSELİR]
[MÜZİK DURUR]
Bir bardağa uğur böceği konuyor.
[KUŞ CIVILTISI]
Doğa Ana: Umarım sizi çok bekletmedik.
Tim ve ekip dönüp bakıyor.
[SANDALYE GICIRTISI]
Octavia Spencer’ın oynadığı Doğa Ana masaya oturuyor.
Ekose ceketli kadın: [FISILTI] Doğa Ana.
Tim: Doğa Ana, Apple’a hoş geldiniz. Gelirken hava nasıldı?
Doğa Ana başını eğiyor ve alaycı bir şekilde gülümsüyor.
[GÖK GÜRÜLTÜSÜ]
Oda kararıyor. Dışarıda bulutlar güneşin önünü kapatıyor.
Doğa Ana: Hava ben nasıl olmasını istediysem öyleydi. Kısa keselim. 2020’de, Apple’ın tüm karbon ayak izini 2030’a kadar sıfırlamaya söz vermiştiniz. Şurada oturan Henry David Thoreau demişti ki,
Tim gözlerini kırpıştırıyor.
Doğa Ana: “Paylaştığımız bu gezegende daha sürdürülebilir bir gelecek kurmak için elimizde büyük bir fırsat var.”
Doğa Ana konuşurken, elinde iPad olan kadın dudaklarını oynatarak onun söylediklerini sessizce tekrar ediyor.
Doğa Ana’nın asistanı: Saat on toplantısındaki de aynı şeyi söylemişti.
Doğa Ana: Hepsi söyler. Pekala. Bu, bugünkü üçüncü kurumsal sorumluluk toplantım, önce hanginiz beni hayal kırıklığına uğratmak ister?
Lisa Jackson: Sizinle paylaşmaktan heyecan duyduğumuz bazı yeniliklerimiz var.
Doğa Ana: Materyaller. Durumu öğrenelim.
Doğa Ana’nın asistanı: Materyallerden sorumlu kişi burada mı?
Elinde iPad olan kadın: Evet. Şu an tüm ambalajlarımızdan plastiği çıkarma sürecindeyiz. Önümüzdeki…
Doğa Ana: Dur tahmin edeyim. Bundan elli yıl sonra, sorumluluk başkasına kaldığında mı?
Elinde iPad olan kadın: Elinde iPad olan kadın: Aslında önümüzdeki yılın sonuna kadar.
Lisa onaylayarak başını sallıyor ve gülümsüyor. Doğa Ana’nın solunda oturan siyah kıyafetli bir adam konuşuyor.
Siyah kıyafetli adam: Ve ayrıca şu anda tüm MacBook, Apple TV ve Apple Watch modellerimizde %100 geri dönüştürülmüş alüminyum kasa kullanıyoruz.
Doğa Ana: Peki ya iPod shuffle?
Siyah kıyafetli adam: Şey… O…
Ekip üyeleri birbirleriyle bakışıyor.
[ŞAŞKIN FISILDAŞMALAR]
Doğa Ana: Şakaydı! “Ted Lasso”yu yapanlar siz değil misiniz?
Deri ceketli adam: O başka bir ekip.
Siyah kıyafetli adam: iPhone kılıflarımızda da deri kullanımını adım adım bitiriyoruz.
Doğa Ana: Peki şuradaki Brando ne olacak? Seni de adım adım bitiriyorlar mı?
Ekip üyesi, kendi üzerindeki deri cekete bakıyor.
Deri ceketli adam: Şey…
Doğa Ana: Sırada ne var?
Doğa Ana’nın asistanı: Elektrik.
Doğa Ana: Elektrik. Durumu öğrenelim..
Turuncu kazaklı adam: %100 temiz elektrikle çalışıyoruz.
Doğa Ana: Ne %100 temiz elektrikle çalışıyor?
Turuncu kazaklı adam: Bütün Apple ofisleri, mağazaları, veri merkezleri sizin, güçlü rüzgarlarınızın ve güneşinizin sayesinde temiz elektrikle çalışıyor.
Doğa Ana: Hımm.
Turkuaz ceketli kadın: Ve Apple ofisleri şimdiden karbon nötr.
Doğa Ana: Bu bina karbon nötr mü?
Turuncu kazaklı adam: Evet, bunu temiz enerji kullanarak ve sera gazı emisyonlarını elimine ederek yapıyoruz. Şey gibi düşünebilirsiniz…
Doğa Ana: Gerçekten Doğa Ana’ya karbon nötr olmayı mı anlatıyorsun?
Doğa Ana’nın asistanı başını iki yana sallıyor ve eliyle turuncu kazaklı adama susmasını işaret ediyor.
Turuncu kazaklı adam: Doğru. Hayır. Affedersiniz.
Doğa Ana: Fotosentezin ne olduğunu da açıklamak ister misin?
Doğa Ana, turuncu kazaklı adamı işaret ediyor.
Doğa Ana: Sakın.
Turkuaz ceketli kadın: Ayrıca, 300’den fazla tedarikçimiz de %100 temiz, yenilenebilir elektrik kullanmayı taahhüt etti.
Doğa Ana: [ASİSTANINA] Sırada ne var?
Doğa Ana’nın asistanı: [DERİN NEFES] Sevkiyat.
Deri ceketli adam: Deniz yoluyla gerçekleştirdiğimiz ürün sevkiyatının hava yoluna oranla daha fazla olduğunu söylemekten gurur duyuyorum. Böylece sevkiyat emisyonları da %95 oranında düşüyor.
Doğa Ana’nın asistanı: %95 mi?
Asistanı, etkilenmemiş bir şekilde bakan Doğa Ana’ya dönüyor.
Doğa Ana’nın asistanı: Hiç fena değil.
Deri ceketli adam: Ayrıca dünyanın dört bir yanında toprağı, bitkileri ve ağaçları koruyan projelere yatırım yaptığımızı söylemekten de büyük mutluluk duyuyorum.
Doğa Ana: [ALAYCI GÜLÜMSEME] Herkes ağaç diktiğini söylüyor.
Doğa Ana ayağa kalkıyor. Lisa’ya doğru yürüyor.
Lisa: Biz ormanlar diktik.
Doğa Ana’nın asistanı: Oh! Demek öyle.
Doğa Ana: Nerede?
Lisa: Paraguay’da, Brezilya’da.
Doğa Ana: Ne yani, tropik savanları mı kurtarmaya çalışıyorsunuz?
Lisa: Evet. Ayrıca, Kolombiya’daki mangrov ormanlarını da geri kazandırdık.
Doğa Ana: Başka?
Lisa: Kenya’daki otlak alanları da.
Doğa Ana: Neden?
Lisa: Amacımız atmosferi karbondan kalıcı olarak arındırmak.
Ekip üyeleri başlarını sallayarak onaylıyor ve dikkatle Doğa Ana’ya bakıyor.
Doğa Ana: Peki, su tüketiminiz ne durumda?
Lisa: Azalttık.
Doğa Ana: Ne kadar?
Lisa: 63 milyar galon.
Doğa Ana: 63 milyon mu?
Lisa: Milyar.
[SAKİN KLASİK MÜZİK]
Lisa sakince ellerini masada birleştiriyor ve onaylayarak başını sallıyor. Doğa Ana belli belirsiz gülümsüyor. Arkasını dönüyor ve ellerini arkasında birleştirerek yavaşça pencereye doğru yürüyor. Ekip onu endişeyle izliyor. Dışarıda, bulutların arasından güneş açıyor. Tim ve Lisa ayağa kalkıyor.
Tim: Gördüğünüz gibi, gezegen üzerindeki etkimizi azaltmak için süreçlerimizin neredeyse her bir adımını yeniledik ve tekrar düzenledik. Ama daha yapacak çok iş var.
Lisa: Sizinle paylaşmak istediğimiz bir şey daha var.
Lisa, Apple Watch aygıtlarını gösteriyor.
Doğa Ana: Doğa Ana’ya Apple ürünleriyle rüşvet vermeye çalışmıyorsunuz, değil mi?
Lisa: Karşınızda Apple’ın ilk karbon nötr ürünü.
Doğa Ana, masanın üzerinde duran Apple Watch aygıtlarına bakıyor. Aygıtların altında beş yeşil yapraklı bir logo ve “Carbon Neutral” sözcükleri görünüyor. Doğa Ana’nın dudakları hafif bir gülümsemeyle kıvrılıyor.
[SAKİN, YAYLI ENSTRÜMANTAL MÜZİK]
Doğa Ana: Bunu daha fazla yaptığınızı görmek isterim.
Tim: Göreceksiniz.
Doğa Ana: Ne zaman?
Tim: 2030 itibariyle tüm Apple aygıtlarının iklime etkisi net sıfır olacak.
Doğa Ana: Hepsinin mi?
Tim: Hepsinin.
Doğa Ana: Öyle olsalar iyi olur.
Tim: Olacaklar.
[HEYECANLI, YAYLI ENSTRÜMANTAL MÜZİK]
Doğa Ana Tim’e bakıyor. Tim de, yüzünde ciddi bir ifadeyle ona bakıyor. Doğa Ana tek gözünü hafifçe kısıyor.
Doğa Ana: Tamam. Güzel. Seneye görüşürüz.
Ekip üyeleri: [DERİN İÇ ÇEKİŞ]
Doğa Ana ve asistanı çıkışa doğru ilerliyor.
Doğa Ana: [UZAKTAN] Doğa Ana’yı hayal kırıklığına uğratmayın!
Asistan arkasına dönüp memnun bir şekilde başını sallıyor. Tim eliyle kafasını ovuşturuyor. Ekip üyeleri gülümsüyor.
[DERİN RAHATLAMA]
Ekip üyeleri: Harikaydı.
[NEŞELİ MIRILDANMALAR]
Ekip üyeleri: Ohh!
Elinde iPad olan kadın ölü bitkiyi arkasında tutmaya devam ediyor. Bitki canlanıp yeşeriyor.
Beş yeşil yaprak, tek yeşil yapraklı siyah Apple logosuna dönüşüyor.